Hangi dilde düşünüyorum?

Bana herkesin sorduğu soru bu. Ilginç bir yazı olacağını düşündüğüm için kaleme almak istedim bu konuyu. 
Bu arada, çok merak edilen İngilteredeki dil okullarının faydalı olup olmayacağınıda açıklayacağım. 

5 yaşında ilk ingilizce kelimemi öğrenmiştim. Anasınıfındaydım, öğretmenim bana "Hello, What is your name?" Demesini öğretmişti. Seviyordum ingilizce dersini, hemde çok seviyordum. Sevmeminde bir sebebi varmış. Nerden bilebilirdimki o yılın Eylülünde Ingiltereye taşınacağımı?

Ingilizceyi çok akıcı bir şekilde ingilizler gibi öğrenip konuşmam yaklaşık 2.5-3 yılımı aldı. Evde ingiliz kanalları açıktı, özel ders alıyordum, bol bol ingilizce kitapları okuyordum. Bazen babam benimle ingilizce konuşurdu evde, ingilizcem gelişsin diye.

Bundan dolayı yaz aylarında dil okuluna gelinmesini çok saçma buluyorum, resmen para israfı. Ben ingilterede 1 yıl kaldıktan sonra kış tatili için Türkiyeye dönmüştüm 6 yaşındayken. Sadece 2-3 hafta kaldım, ama bir yılda öğrendiğimi o kısa süre zaafında unuttum. Ingilizce 3-4 ayda öğrenilecek bir dil değil. O dil okulları sırf yabancıları sömürmek için kurulmuş bence. Ingilizce öğrenmek için okumak gerek, ingilizce müzik dinlemek gerek, daima konuşmak gerek, ingilizce diziler ve filmler izlemek gerek (türkçe alt yazılı izleyebilirsiniz, çok faydasını görürsünüz, ben şu an koreceyi öyle öğrenmeye çalışıyorum.) 

Benim anadilim Ingilizce. Daima Ingilizce değildi, ama hayatım ingilizceden ibaret olduktan sonra ana dilimde ingilizce oldu. Türkçem gerçekten çok zayıf kalıyor ingilizcemin yanında. Türkçem okadar zayıfki bazen anne babamla konuşurken türkçe kelimeleri unutup ingilizceden anlatmaya çalışıyorum kendimi! 
Size Türkiye ziyaretimde yaşadığım komik bir durumu anlatacağım bu konuyla alakalı.  Alışveriş merkezinde kuzenlerle yemek yemeğe gittik, herkes farklı yerlerden sipariş etti. Bende bana en samimi gelen Subway'e gittim(ingiliz markası olunca yabancılamadım). Sandviç yaptıracaktım kendime, ama bir türlü yarım porsiyon ekmek istediğimi söyleyemedim türkçede. O an kelimeleri unuttum! Çalışana dedimki "türkçem ikinci dilim affedersiniz", sonra adam demezmi "buyur ingilizce konuş" diye. İngilizceden verdim tüm siparişimi. Meğersem adamda ingilterede büyümüş okumuş, kendimi 2 dakikkalıkta olsa çok rahat hissettim. Ben alışverişte yada herhangi bir işte daima kuzenlerime bırakıyorum konuşmayı, çünkü türkçeme hiç güvenmiyorum. Çok çekiniyorum dışarda türkçe konuşmaktan. Dilimin zayıf olduğunun farkındayım. 

Bakmayın siz türkçe blog yazdığıma! Saatlerimi alıyor şu yazıları yazmak! Kaç defa okuyorum paylaşmadan önce ah bir bilseniz, hatta bazı kelimelerin yazılışını bilmediğim için çoğu zaman Google amcadan yardım istiyorum. Istediğim kelimelerin türkçe karşılığını hatırlayamadığımda hemen sözlükten bakıyorum. 

Ben Ingilterede türk arkadaşlarımla bile ingilizce diyalog kuruyorum. Kardeşimle evde ingilizce konuşuyoruz. Türkçe sizin için neyse Ingilizcede benim için o oldu. 
Peki hangi dilde düşünüyorum? 
İşte enterasan bir durum. Türkçede düşünüyorum. İç sesim hep türkçe. Bazen okuldayken ingilizce düşündüğüm oluyor, ama çok nadiren olan bir durum bu. 
İç sesim türkçe olmasına rağmen konuşurken Ingilizceyle daha rahatım. 
Evet garip bir durum. Psikolojik bir açıklaması olmalı bunun. Birisi bana bunu açıklamasını email ile bildirsin lütfen :) 

İki dili anadil gibi bilenlerin beyinleri çok farklı çalışırmış. Normal insanlardan daha zeki oldukları iddia ediliyor ama ben kesinikle katılmıyorum buna. Bir sürü dil bilipde beyni boş olan çok insan tanıyorum! 

"Peki beyza senin yabancı dilin ne?"
Güzel soru. Güya fransızca ve ispanyolca. İlkokulda fransızca gördüm, ortaokul ve lisede ispanyolca gördüm. Ama birisiyle konuşacak kadar dilim yok. Hatta okuduğumu bile anlayamam. Burda yabancı dil eğitimi çok zayıf, Türkiye bu konuda çok gelişmiş. İyi öğretiyorlar Ingilizceyi. 
(Alakasız bir resim değil, Shakespeare İngilizce edebiyatının en önemli insanı!)
Ingilizceyi öğrenmek isteyenlere bir kaç tavsiyem: 
-Önce kendinize ingilizce bir sözlük alın ve baştan sona kadar okuyun 
-Yabancı ingilizce diziler izleyin, türkçe alt yazılı olsun 
-Ingilizce müzikler dinleyin, şarkı sözlerini yükleyin ve takip edin şarkı çalarken
-Ingilizce kitap yada yazı okuyun, ne olduğu önemli değil, yeterki okunacak bişey olsun
-Ingilizce konuşacak birisi olsun, eğer hiç kimseniz yoksa benimle konuşabilirsiniz ben hiç çekingen değilim bu konuda, kanka oluruz belki kim bilir :) 

Email: kucukhanimindunyasi@outlook.com 
Instagram: 
kucukhanimindunyasi 

Can bildiğim Allah'a emanetsiniz güzel insanlar.. 

Yorumlar

Popüler Yayınlar